Zehra, Zühre, Zeliha ve Suc olabildigince kalabalik bir kadinin hikayesi olarak cikiyor karsimiza.
Zehra, Zühre, Zeliha ve Suc farkli gerceklikler pesinde olan öykülerden olusan bir ilk yapit. Leyla
Özyolun üc farkli kadini ise ayni kisi. Üc kadin tek bir bedende yasiyor, ya da tek bir beden; biraz
Zehranin, bir parca Zührenin, bazen Zelihanin oluveriyor. Farkli zamanlarda yasadigi olaylarla birlikte
Zehra, Zühre ya da Zeliha olarak kabuk degistiriyor, bulundugu zaman, mekan ve gerceklik de buna eslik
ediyor. Kitap keskin ve kesin bir anlatida ilerlemiyor. Edebiyatin belirsizliklerinden faydalanarak
karakterlerin ayrintilarini okurun bellegiyle olusturuyor ve okuyucusunu da bu hikayenin bir parcasi haline
getiriyor.
Leyla Özyol, bunu tercih ederken okuyucunun öykü dünyasinda kendi kaybolusuna imkan vermeyi
amacliyor.
Leyla Özyol, Bilgi Üniversitesi Sinema-TV Lisans Bölümünü Onur Derecesi ile
bitirdikten sonra; Bahcesehir Üniversitesinde ayni alanda yaptigi Yüksek Lisansini
Bölüm Birinciligi ile tamamlamistir. Su anda Yildiz Teknik Üniversitesinde Kültürel
Calismalar alaninda Doktora yapan Özyol, Arel Üniversitesinde Ögretim Görevlisi
olarak calismaktadir. Sinemada Edebiyat Uyarlamalari dahil farkli disiplinleri bir
araya getiren dersler veren, aralarinda Harvard ve Yale gibi önemli üniversiteler
olmak üzere ulusal ve uluslararasi bircok platformda sinemaya dair sunumlar
yapmis, yazilar yazmis olan Özyol yazmanin, hangi alanda olursa olsun, cok önemli
bir dönüstürücü olmasinin yani sira farkli bir iyilestirici güc oldugunu da
düsünmektedir.