Dünyada özgürlükler ve demokrasi ile ilgili cok yorum, söz var; ancak sanki tam tersine gidiyormusuz gibi de bir görünüm var. Son zamanlarda önemli ülkelerin baskan ya da cumhurbaskanlari siradan insanlar gibi. Insan haklari deniyor, insanlari öteleme icin gereken her sey yapiliyor; hatta insanlar Akdenizin sularinda ölüme bile terk ediliyor. Halkini soyan, sömüren bircok liderin dilinden demokrasi sözü düsmüyor. Seciyoruz ama begenmiyoruz, bir daha seciyoruz ama begenmiyoruz; bir degil iki degil defalarca bunu yapip yakiniyoruz. Belli ki bir yerde hata yapiliyor.
Insanlik tarihi insan sömürü tarihidir. Gelismemisinden gelismisine kadar. Ancak bazilarinda bu sömürme okkayla bazilarinda dirhemle yapilmaktadir. Sömürenler ve tuzu kuru olanlar sistemin muhtesemliginden, sömürülenler ancak söyleneni dinleme ve önerileni yapmak zorunda kalanlardir.
Insanlar arasinda fark olacak midir Her zaman olacaktir. Ancak bu sistemi ele gecirenlerin caresizleri iliklerine kadar sömürmesini mesru kilmaz. Aslinda farkin kisinin biyolojik ve edindigi bilgi farkindan dolayi olmasini mantikli karsilayabiliriz. Ancak sorun calisan, üreten, bir seylerin üstüne artik deger katan insanlarin sömürülmesidir. Özet olarak Dünyada gelmis gecmis pek az insan mutlu yasamistir. O zaman mutlulugumuzu artiracak bir sistemi arastirmaliyiz. Ben bu konuda ne bilgiliyim ne de yetkili, ancak birkac darbe görmüs, baskici yönetimlerin sultasinda körü körüne bir ömür gecirmis birisi olarak yasadigim olaylari edindigim gözlem ve deneyimlerle harman edip bu yaraya merhem olabilirim amaciyla bu satirlari okuyucularimla paylasmak istedim