Türk Ceza Kanununun Topluma Karsi Suclar basligini tasiyan ücüncü kisminin Kamu Barisina Karsi Suclar adli besinci bölümünde, ifade özgürlügünün sinirlanmasi ile ilgili üc yaklasim benimsenmistir. Her bir yaklasim tehlike suclari ögretisinde belirli bir kategoriye denk gelmektedir Acik ve yakin tehlikenin, somut tehlike neticesi olarak, korunan hukuki degerler olan kamu düzeni veya kamu güvenligi bakimindan ortaya cikmasinin arandigi somut tehlike suclari; kamu barisini bozmaya elverisliligin arandigi potansiyel tehlike suclari veya elverislilik suclari Eignungsdelikte ve nihayet, ögretide benimsenen yaklasima göre tipteki hareketin korunan hukuki deger veya sucun konusu üzerinde herhangi bir tehlike yaratmasinin gerekli olmadigi kabul edilen soyut tehlike suclari. Bu kitap, tehlike suclari dogmatigini dikkate alarak kamu barisina karsi suclar baglaminda tehlike kavramina ve tehlikenin unsur niteligine vurgu yapmakta ve bu nedenle soyut tehlike sucu kavramini elestirel bir bakis acisiyla reddetmektedir. Nitekim, ögretinin bir bölümünün ve uygulamanin benimsedigi, kamu barisina karsi suclarda tehlikeyi objektif cezalandirilabilme sarti olarak ele alan yaklasimin da isabetli olmadigi sonucuna varmaktadir. Bu baglamda, kitap, kamu barisina karsi suclar yönünden tehlikenin arastirilmasi, hareket ve netice ve nedensellik baglantisi gibi kavramlarin degerlendirildigi oldukca karmasik bir alanda bütüncül bir yaklasim gelistirmeye calismaktadir. Bu cercevede Alman ögretisindeki güncel yaklasimlar ve yargi kararlari ayrintili olarak degerlendirilmekte; Avrupa Insan Haklari Mahkemesi ve Amerikan Yüksek Mahkemesi kararlari da detayli bir bicimde ele alinmaktadir.
